tepe

tepe
is.
1. 顶, 巅峰; 顶端, 顶部; 尖, 梢: ağacın \tepesi 树顶 dağın \tepesi 山顶
2. 地́ 小山, 小丘, 小冈, 高地, 丘陵: hakim \tepe 军́ 制高地, 制高点 kum \tepesi 地́ 新月形沙丘 Bu tepeye çıkmak çok kolay. 爬上这座小山很容易。
3. 俗́ 身边: Tepemde dikilme öyle! 别这么在我旁边戳着!
4. 解́ 头顶, 颅顶, 前囱; 羽冠, 肉冠: Tepe saçları dökülmüş. 他秃顶了。Trenden indikleri sırada güneş tam tepelerindeydi. 他们下火车的时候太阳刚好升过头顶。
5. 数́ 顶, 顶点
6. 天́ 天顶: Güneş tam tepedeydi. 太阳当顶。
7. 植́ 头状花序
◇ \tepe aşağı 底朝天; 头朝下: Ayakları havada tepe aşağıya duruyor. 他正在打倒立。\tepe atmak 生气, 发怒, 恼怒, 恼火: Bilmem neden, o anda birdenbire tepem atmıştı, huysuzlaşıvermiştim. 不知道为什么, 当时我一下子就火了, 气不打一处来。\tepe kemiği 解́ 颅骨, 头顶 \tepe köşkü 建́ 望楼, 了望台 \tepe penceresi 装上玻璃的屋顶; 天窗 \tepeden 1) 从上面 2) 高傲地, 傲慢地 -e \tepeden bakmak 看不起, 瞧不起, 轻视 \tepeden inme 1) 出乎意料的, 突然出现的; 惊人的: \tepeden inme gelmek 突如其来, 猝不及防 2) (上级部门)下达的(命令): Tepeden inme gelen emirle gerekli işlem yapılmış. 必要的手续是根据上面下达的命令完成的。 3) 高高在上的, 盛气凌人的: Tepeden inmedirler, elestirilemezler. 他们高高在上, 批评不得。\tepeden tırnağa (kadar) 从头到脚, 浑身上下, 完全, 全面: \tepeden tırnağa değiştirmek 彻底改变 \tepeden tırnağa karalar giymiş bir kadın 黑衣女人 \tepeden tırnağa köklü reformlar 彻底的改革 \tepeden tırnağa silâhlı 全副武装的, 武装到牙齿的 \tepeden tırnağa süzmek 仔细打量, 上下打量, 从头到脚打量 Yağmur delikanlıyı tepeden tırnağa ıslatmıştı. 雨水把小伙子淋透了。\tepe (si) aşağı gitmek (或 yuvarlanmak) 1) 翻倒, 颠覆 2) 遭受挫折; 破产; (状况)恶化, 变坏; 蒙受巨大损失 \tepesi atmak 勃然大怒, 大怒起来: Tepem attı. 我勃然大怒起来。\tepesi üstü 1) 以头顶地, 倒立 2) 转́ 颠倒, 不顺: Son aylarda işleri tepesi üstü gitti. 近几个月他的各项工作都不顺。-in \tepesinde bitmek 1) 赖着不走, 纠缠 2) 突然来到 \tepesinde değirmen çevirmek 楼上人吵闹(使楼下人不得安宁) -in \tepesinde havan dövmek 楼上人吵闹(使楼下人不得安宁) \tepesinden kaynar su dökülmek 如同一盆冷水从头上浇下来; 心似滚油浇 -in \tepesinden vurulmak 失去理智, 发狂, 变疯 -in \tepesine binmek ( 或 çıkmak) 1) 上脸, 撒娇, 放肆 2) 骑在头上, 欺凌, 欺负, 任意摆布, 发号施令; 使懊恼, 使恼火 -in \tepesine dikilmek 1) 突然出现在面前: Kadıncağızın tepesine dikilip başının etini yemiş. 他突然出现那女人的面前, 唠唠叨叨使她烦透了。 2) 忽然落到上面, 压在头上; 出其不意遭到(某种困难或不幸) 3) 聒絮, 纠缠不休, 使腻烦 -in \tepesine yıkılmak 忽然落到, 压在, 出其不意(遭到) -in \tepesinin tası atmak 突然发火, 勃然大怒: Tepesinin tası attı. 他大怒起来。

Türkçe-Çince Sözlük. 2014.

Игры ⚽ Нужна курсовая?

Look at other dictionaries:

  • Tepe — ist: in der Archäologie eine Erhebung, die durch wiederholte Besiedlung entstand, siehe Tell (Archäologie) Göbekli Tepe, frühneolithische Siedlung oder ein Bergheiligtum, älteste Tempelanlage der Welt Haft Tepe, Bezeichnung einer Reihe von… …   Deutsch Wikipedia

  • TÉPÉ — TÉPÉ, TELL ou TERTRE Le cadre du paysage archéologique du Moyen Orient est déterminé par le tell, colline artificielle de détritus, formée par la continuelle alternance de destructions et de reconstructions de villages, d’édifices publics ou… …   Encyclopédie Universelle

  • Tépe — Administration …   Wikipédia en Français

  • Tepe — (türk.), Hügel, Anhöhe …   Meyers Großes Konversations-Lexikon

  • Tepe — (türk.), Spitze, Gipfel …   Kleines Konversations-Lexikon

  • Tepe — Tepẹ,   türkisch und persisch für Ruinenhügel, entsprechend arabisch Tappa.   …   Universal-Lexikon

  • Tepe — tepe, tepo nm tertre, monticule, sommet couvert de gazon Occitan …   Glossaire des noms topographiques en France

  • tepe — s. m. Torrão de relva que se emprega em fortificação, céspede …   Dicionário da Língua Portuguesa

  • tepe — sustantivo masculino 1. Uso/registro: restringido. Pedazo de tierra cubierto de césped, muy trabado por las raíces de la hierba y cortado prismáticamente que se emplea en paredes y malecones …   Diccionario Salamanca de la Lengua Española

  • tepe — (De la onomat. tep, del azadonazo). m. Pedazo de tierra cubierto de césped y muy trabado con las raíces de esta hierba, que, cortado generalmente en forma prismática, sirve para hacer paredes y malecones …   Diccionario de la lengua española

  • tepe — ˈtepē noun ( s) Etymology: Turkish, hill, summit : an artificial mound used in place names; compare tell III * * * /tep ee/; Turk. /te pe/, n. (in …   Useful english dictionary

Share the article and excerpts

Direct link
Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”